YUNANİSTAN HAKKINDA
Yunanistan Cumhuriyeti ya da kısaca Yunanistan Güneydoğu Avrupa`da bir ülke. Avrupa Birliği ve NATO üyesi Yunanistan, Türkiye`nin batı komşusudur.Antik şehirlerde gezeceksinizTipik bir Akdeniz ülkesi olan Yunanistan’da yazlar sıcak, kışlar ise güneyde ılık, kuzeyde ise soğuk geçiyor. Atina’da yazlar çok sıcak geçmesine rağmen geceleri ise hava soğuyor. Kasım ve mart aylarında ülkede yağış görülüyor. Birçok medeniyetin beşiği Yunanistan’ın başkenti Atina’daki ünlü Acropol, Stadyum, Zeus Tapınağı, Hadriyanus Kapısı gibi yerlerle kendinizi tarihin kucağına bırakıyorsunuz. Parlamento Binası, Pire Limanı ise Atina’da diğer görülebilecekler arasında. Selanik . duygusal bağımız olan bir Yunan kenti. Selanik şehir turu sırasında öncelikle ve heyecanla gezilebilecek ilk yer, şimdi müze haline getirilmiş olan Atatürk’ün doğduğu ev. Aya Dimitri Kilisesi, fuar alanı, Televizyon Kulesi, Kordon boyu ve Beyaz Kule Selanik’te gezilebilecek yerler. Olimpos dağlarının sarıp sarmaladığı yerlerden geçerken ise kendinizi bir masal diyarında hissedebilirsiniz. Yunanistan turu sırasında görülebilecek bir diğer yer ise şirin bir kıyı kenti olan Kavala. Burada Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın evi ve imarethanesini gezebilir, balık ziyafeti çekebilirsinizYunan AdalarıKOS: 290km uzunluğundaki çevresi mükemmel plajlarla dolu olan Kos, bu gün büyük turistik otellerin bulunduğu ve yaz sezonunda gece hayatı oldukça hareketli olan bir adadır. Kos limanı yat ve tur tekneleri ve kaldırım kafeleri ile sıralı. Her sezon kalabalık olan liman kasabasında antik ile günümüz yapıları adeta iç içe. Nafklirou adı verilen barlar sokağı oldukça kalabalık, canlı ve renkli bir sokak. Kos kasabasında 560 yaşında bir ağaç ve 211 yıllık bir çeşme bulunuyor. Verimli topraklarında dünyaya ihraç ettikleri meşhur Kos Marul`u yetişir. RODOS: Diğer on iki adanın yönetim merkezi olan Rodos, çevresini saran kumsalları, yürüyüş yolları ve canlı gece hayatıyla herkesi büyüleyecek nitelikte. Surlarla çevrili eski Rodos, Unesco tarafından Dünya Mirası listesine alınmış. Geçmişte dünyanın yedi harikasından biri sayılan güneş tanrısı Helios`un bronz heykeli adanın limanındaymış. Heykel o kadar büyükmüş ki, gemiler limana heykelin bacakları arasından geçerek girerlermiş. Uzun yıllar St. John Şövalyeleri`ne ev sahipliği yapan adanın eski kenti de onların eseri. 14. yüzyılda inşa edilmiş olan `Palace of the Grand Master` ve Arkeoloji Müzesi, adanın geçmişini merak edenlere önerilir. Ayrıca adada çok sayıda Türk eseri de var. Eski kentin dışında adada en çok ziyaret edilen yer, Lindos. Eski kente 47 kilometre mesafedeki Lindos günü birlik ziyaretçilerin akınına uğruyor. Bu nedenle Lindos`a akşamüstü gitmenizi ve geceyi burada geçirmenizi öneririm. Beyaza boyanmış evleri, küçük lokantaları, taş döşeli dar sokakları ve pırıl pırıl deniziyle Lindos son derece keyifli bir yer. Lindos`un Pefki plajı, kumsalı ve turkuaz deniziyle insanı içine çekiyor. Rodos`ta görülmesi gereken bir diğer yer de eski kente 10 kilometre mesafede olan İalyssos. Dor, Bizans ve Ortaçağ karışımı görüntüsü oldukça etkileyici. MYKONOS: Yunanistan`ın en gösterişli adalarından biri olan Mykonos 1615 yılında kurulmuş. Kumsallarıyla ünlü olan bu Ada`nın en iyi kumsalı güney kıyısında yer alıyor. Mykonos kasabasından 4 kilometre mesafede olan bu kumsalın adı Platıs Gialos. Arkasında otel ve restaurantların yer aldığı bu kumsal Ada`nın başlıca plajı. Mykonos; daracık sokakları, beyaz evleri, yollara taşmış pembe, beyaz çiçekleri ile bie Ege klasiği. En sıra dışı özelliği ise Ada`da yer alan Çıplaklar Kampı. Kamp; dünyanın dört bir yanındaki meraklıların Ada`ya gelmesini sağlayan bie çekim merkezi NAXOS: Dağları ve yemyeşil vadileriyle Naxos, en güzel manzaralara sahip olan adalardan biridir. Ada, Mykonos, Santorini ve çok yakındaki Paros kadar olmasa da popülerdir ve bu yanıyla sakin ve dinlendirici bir tatil arayanların ihtiyaçlarına cevap verir. SAMOS: Türkçe’de Sisam Adası olarak adlandırılan Samos, Türkiye’ye en yakın Yunan Adasıdır. Turizme ve turiste rağmen geleneksel yapısını bozmayan tek ada Samos. Diğer adalardaki eksiklik Samos`ta yok. Her yer tertemiz ve tarihi doku çok iyi korunmuş : Bembeyaz binalar, mavi pencereli evler. Klasik Greek mimari tarzı. İnsana yaşama sevinci veren bir mekan.Ancak Ada’yı tek cazip kılan bu özelliği değildir. Çevresine yayılmis irili ufaklı plajları, yemyeşil doğası, tarihi kalıntılari ve şirin sokaklarıyla, sakin ve dinlendirici bir tatil arayanların ihtiyaçlarına cevap verir. SANTORİNİ: Bu küçük ada Yunan adalarının en güzellerinden biri. Özellikle Tira`nın denize kadar inen çeşitli teraslarda kurulu otel, pansiyon ve kahveleri, mavi kubbeler arasından gözüken deniz ve karşıdaki adalar manzarası unutulamaz.Santorini Adası, ismini 13. Yüzyılda Azize Irene`ye atfen almış. Ada`daki en önemli yerler Akrotiri, Antik Thira, Fira ve Oia bölgeleri. Adanın merkezi olan Fira, 1956 depreminden sonra yeniden kuruldu. Harika bir manzaraya sahip olan bu merkez, küçük liman Skala Fira`ya 580 basamak uzaklıkta. Bu limana teleferik veya basamaklar üzerinden katırla ulaşmak mümkün. Adanın üçüncü büyük limanı olan Oia depremden sonra geleneksel bir yerleşim birimi halini almış. Neo-klasik malikânelerle çevrili Oia gizemli olarak kabul edilir.. PATMOS: Patmos küçük ve yeşil bir ada. Dağınık evleri daha küçük, halkın yaşamı daha yoksul. Ama tepedeki tarihsel manastır-kilise, burayı dinsel açıdan bir merkez haline getirmiş. Feribotlar, yatlar ve gezi tekneleri genellikle, Ada`nın merkez ve liman şehri olan Skala`da demirliyor. Limandan Ada`nın Büyük kumsallarına hergün kayık ve küçük tekne turları düzenleniyor. PAROS: Paros Adası, güzel plajları, küçük sevimli balıkçı köyleri, beyaz badanalı kübik evleri, Mykonos’la yarışabilecek düzeydeki canlı gece hayatı ve tüm Kiklades’in en iyi restaurantlarından bazılarının burada olmasıyla son yıllarda oldukça popüler bir turist destinasyonu haline gelmiştir. Ada, hem doğa yürüyüşleri ve su sporları gibi aktivitelerden hoşlananlar için, hem de gurmeler ve gece kuşları için adeta bir cennettir. AMORGOS: Turist kalabalığından uzak olmak isteyenler için ideal bir yer. Yunanistan`ın en güzel manastırlarından biri olan Hozoviotissas, adanın en ilgi çeken yeri. Denizden 300 metre yukarıda, kayalıkların içine oyulmuş 11`inci yüzyıldan kalan manastırı görmek için basamakları göze almanız gerekiyor. Vardığınızda lokum ve erik likörüyle karşılanıyorsunuz. Adanın bir ucundan diğerine uzanan bir ana yol var, her plaja ulaşmak çok da kolay değil. Karayoluyla gidilemeyen plajlara kayıkla ulaşabiliyorsunuz. 13`üncü yüzyıldan kalma Venedik kalesinin çevrelediği, beyaz evleri, küçük dükkânları ve gece hareketlenen dar sokaklarıyla tipik Yunan kasabası Hora`yı da görmeden dönmeyin.
Yunanistan Cumhuriyeti ya da kısaca Yunanistan Güneydoğu Avrupa`da bir ülke. Avrupa Birliği ve NATO üyesi Yunanistan, Türkiye`nin batı komşusudur.Antik şehirlerde gezeceksinizTipik bir Akdeniz ülkesi olan Yunanistan’da yazlar sıcak, kışlar ise güneyde ılık, kuzeyde ise soğuk geçiyor. Atina’da yazlar çok sıcak geçmesine rağmen geceleri ise hava soğuyor. Kasım ve mart aylarında ülkede yağış görülüyor. Birçok medeniyetin beşiği Yunanistan’ın başkenti Atina’daki ünlü Acropol, Stadyum, Zeus Tapınağı, Hadriyanus Kapısı gibi yerlerle kendinizi tarihin kucağına bırakıyorsunuz. Parlamento Binası, Pire Limanı ise Atina’da diğer görülebilecekler arasında. Selanik . duygusal bağımız olan bir Yunan kenti. Selanik şehir turu sırasında öncelikle ve heyecanla gezilebilecek ilk yer, şimdi müze haline getirilmiş olan Atatürk’ün doğduğu ev. Aya Dimitri Kilisesi, fuar alanı, Televizyon Kulesi, Kordon boyu ve Beyaz Kule Selanik’te gezilebilecek yerler. Olimpos dağlarının sarıp sarmaladığı yerlerden geçerken ise kendinizi bir masal diyarında hissedebilirsiniz. Yunanistan turu sırasında görülebilecek bir diğer yer ise şirin bir kıyı kenti olan Kavala. Burada Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın evi ve imarethanesini gezebilir, balık ziyafeti çekebilirsinizYunan AdalarıKOS: 290km uzunluğundaki çevresi mükemmel plajlarla dolu olan Kos, bu gün büyük turistik otellerin bulunduğu ve yaz sezonunda gece hayatı oldukça hareketli olan bir adadır. Kos limanı yat ve tur tekneleri ve kaldırım kafeleri ile sıralı. Her sezon kalabalık olan liman kasabasında antik ile günümüz yapıları adeta iç içe. Nafklirou adı verilen barlar sokağı oldukça kalabalık, canlı ve renkli bir sokak. Kos kasabasında 560 yaşında bir ağaç ve 211 yıllık bir çeşme bulunuyor. Verimli topraklarında dünyaya ihraç ettikleri meşhur Kos Marul`u yetişir. RODOS: Diğer on iki adanın yönetim merkezi olan Rodos, çevresini saran kumsalları, yürüyüş yolları ve canlı gece hayatıyla herkesi büyüleyecek nitelikte. Surlarla çevrili eski Rodos, Unesco tarafından Dünya Mirası listesine alınmış. Geçmişte dünyanın yedi harikasından biri sayılan güneş tanrısı Helios`un bronz heykeli adanın limanındaymış. Heykel o kadar büyükmüş ki, gemiler limana heykelin bacakları arasından geçerek girerlermiş. Uzun yıllar St. John Şövalyeleri`ne ev sahipliği yapan adanın eski kenti de onların eseri. 14. yüzyılda inşa edilmiş olan `Palace of the Grand Master` ve Arkeoloji Müzesi, adanın geçmişini merak edenlere önerilir. Ayrıca adada çok sayıda Türk eseri de var. Eski kentin dışında adada en çok ziyaret edilen yer, Lindos. Eski kente 47 kilometre mesafedeki Lindos günü birlik ziyaretçilerin akınına uğruyor. Bu nedenle Lindos`a akşamüstü gitmenizi ve geceyi burada geçirmenizi öneririm. Beyaza boyanmış evleri, küçük lokantaları, taş döşeli dar sokakları ve pırıl pırıl deniziyle Lindos son derece keyifli bir yer. Lindos`un Pefki plajı, kumsalı ve turkuaz deniziyle insanı içine çekiyor. Rodos`ta görülmesi gereken bir diğer yer de eski kente 10 kilometre mesafede olan İalyssos. Dor, Bizans ve Ortaçağ karışımı görüntüsü oldukça etkileyici. MYKONOS: Yunanistan`ın en gösterişli adalarından biri olan Mykonos 1615 yılında kurulmuş. Kumsallarıyla ünlü olan bu Ada`nın en iyi kumsalı güney kıyısında yer alıyor. Mykonos kasabasından 4 kilometre mesafede olan bu kumsalın adı Platıs Gialos. Arkasında otel ve restaurantların yer aldığı bu kumsal Ada`nın başlıca plajı. Mykonos; daracık sokakları, beyaz evleri, yollara taşmış pembe, beyaz çiçekleri ile bie Ege klasiği. En sıra dışı özelliği ise Ada`da yer alan Çıplaklar Kampı. Kamp; dünyanın dört bir yanındaki meraklıların Ada`ya gelmesini sağlayan bie çekim merkezi NAXOS: Dağları ve yemyeşil vadileriyle Naxos, en güzel manzaralara sahip olan adalardan biridir. Ada, Mykonos, Santorini ve çok yakındaki Paros kadar olmasa da popülerdir ve bu yanıyla sakin ve dinlendirici bir tatil arayanların ihtiyaçlarına cevap verir. SAMOS: Türkçe’de Sisam Adası olarak adlandırılan Samos, Türkiye’ye en yakın Yunan Adasıdır. Turizme ve turiste rağmen geleneksel yapısını bozmayan tek ada Samos. Diğer adalardaki eksiklik Samos`ta yok. Her yer tertemiz ve tarihi doku çok iyi korunmuş : Bembeyaz binalar, mavi pencereli evler. Klasik Greek mimari tarzı. İnsana yaşama sevinci veren bir mekan.Ancak Ada’yı tek cazip kılan bu özelliği değildir. Çevresine yayılmis irili ufaklı plajları, yemyeşil doğası, tarihi kalıntılari ve şirin sokaklarıyla, sakin ve dinlendirici bir tatil arayanların ihtiyaçlarına cevap verir. SANTORİNİ: Bu küçük ada Yunan adalarının en güzellerinden biri. Özellikle Tira`nın denize kadar inen çeşitli teraslarda kurulu otel, pansiyon ve kahveleri, mavi kubbeler arasından gözüken deniz ve karşıdaki adalar manzarası unutulamaz.Santorini Adası, ismini 13. Yüzyılda Azize Irene`ye atfen almış. Ada`daki en önemli yerler Akrotiri, Antik Thira, Fira ve Oia bölgeleri. Adanın merkezi olan Fira, 1956 depreminden sonra yeniden kuruldu. Harika bir manzaraya sahip olan bu merkez, küçük liman Skala Fira`ya 580 basamak uzaklıkta. Bu limana teleferik veya basamaklar üzerinden katırla ulaşmak mümkün. Adanın üçüncü büyük limanı olan Oia depremden sonra geleneksel bir yerleşim birimi halini almış. Neo-klasik malikânelerle çevrili Oia gizemli olarak kabul edilir.. PATMOS: Patmos küçük ve yeşil bir ada. Dağınık evleri daha küçük, halkın yaşamı daha yoksul. Ama tepedeki tarihsel manastır-kilise, burayı dinsel açıdan bir merkez haline getirmiş. Feribotlar, yatlar ve gezi tekneleri genellikle, Ada`nın merkez ve liman şehri olan Skala`da demirliyor. Limandan Ada`nın Büyük kumsallarına hergün kayık ve küçük tekne turları düzenleniyor. PAROS: Paros Adası, güzel plajları, küçük sevimli balıkçı köyleri, beyaz badanalı kübik evleri, Mykonos’la yarışabilecek düzeydeki canlı gece hayatı ve tüm Kiklades’in en iyi restaurantlarından bazılarının burada olmasıyla son yıllarda oldukça popüler bir turist destinasyonu haline gelmiştir. Ada, hem doğa yürüyüşleri ve su sporları gibi aktivitelerden hoşlananlar için, hem de gurmeler ve gece kuşları için adeta bir cennettir. AMORGOS: Turist kalabalığından uzak olmak isteyenler için ideal bir yer. Yunanistan`ın en güzel manastırlarından biri olan Hozoviotissas, adanın en ilgi çeken yeri. Denizden 300 metre yukarıda, kayalıkların içine oyulmuş 11`inci yüzyıldan kalan manastırı görmek için basamakları göze almanız gerekiyor. Vardığınızda lokum ve erik likörüyle karşılanıyorsunuz. Adanın bir ucundan diğerine uzanan bir ana yol var, her plaja ulaşmak çok da kolay değil. Karayoluyla gidilemeyen plajlara kayıkla ulaşabiliyorsunuz. 13`üncü yüzyıldan kalma Venedik kalesinin çevrelediği, beyaz evleri, küçük dükkânları ve gece hareketlenen dar sokaklarıyla tipik Yunan kasabası Hora`yı da görmeden dönmeyin.
Kaynak : http://www.tatilyolu.net/
Yunanistan Turu Düzenleyen Acentalar
Miletos Turizm - 0212 258 66 07
Yunanistan Turu Düzenleyen Acentalar
Miletos Turizm - 0212 258 66 07
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder